Yüzyılın felaketinin üzerinden bir aydan fazla zaman geçti.
46 bin kişinin hayatını kaybettiği sarsıntılarda hayatta kalanlar yaşadıkları kaygı anlarını unutamadı.
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki depremde, Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Çiğili Mahallesi’nde 61 yaşındaki Veysel Parlaksu ile eşi 53 yaşındaki Hatice Parlaksu’nun yaşadığı 2 katlı evin birinci katı çöktü. .
Evin ikinci katında bulunan çift, çökmenin ardından kendi imkanlarıyla çıkmayı başardı. Çarpışmada Parlaksu’nun arabası da hasar görerek kullanılamaz hale geldi.
“Buradan çıkmamız bir mucizeydi”
3 çocuk babası Veysel Parlaksu, depremin ardından AFAD’ın verdiği çadırda kalmaya başladıklarını belirterek, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
Eşim ve ben saat 04:00 civarında uyandık. Bir süre sonra ev sallanmaya başladı. Duracak dedik, bekliyoruz. Oturduğumuz yerden kalkamadık. Sarsıntı durduktan sonra başımız belaya girdi. Bir yandan yağmur, kar her yeri çökertti. 2 katlı evim yıkıldı. Deprem anında 1 katı toprak altında kaldı. 2. katta yaşıyorduk. O enkazdan şans eseri kurtulduk. 2. kat zemin seviyesine ulaşmıştı. Bütün dolaplar devrildi. Düşen eşyaları toplamaya gidiyorum dediğimden beri epey zaman geçti. Büyük depremin ardından ufak sarsıntılar devam etti. Sizi duvardan duvara vurur. Ama yaşayan bilir. Bu sıradan bir deprem değildi. Köyde çok sayıda insan zarar gördü. 100’den fazla ev yıkıldı. Buradan çıkmamız bir mucizeydi. Savcı, jandarma ve AFAD buraya gelerek incelemelerde bulundu. Önümüzde 3 kapı vardı. Üçü de depremde çöktü.
